Türkiye’de son zamanlarda öğrenci olmak ayrı dert, iş hayatına atılmak ayrı dert desel mübalağa etmiş olmayız sanıyoruz. Bu nedenle özellikle genç yaştakilerin en büyük hayallerinden birisi de yurt dışına gitmek. Ülkemiz için üzücü olanı ise bu hayallerinin gerçek olma oranı diyebiliriz…
Kaynak: https://x.com/gurbetproblems/status/1…
Son yıllarda üniversite okuyanların serzenişlerine kulak vermişsinizdir. Belki de onlardan birisi de sizsiniz.
Binbir emekle kazanılan üniversitede artık hayatın temelleri atılmaya başlar. Öğrenciler nasıl bir gelecek istediklerine karar verecekleri andadır. Bir yandan ise eğlenmek gençliklerini yaşamak da en doğal haklarıdır tabii.
Fakat gelin görün ki birçok üniversite öğrencisi hayalini kurduğu üniversite yaşamına ulaşamıyor.
Öyle ki aile evinden uzaklaşılan muhtemelen ilk yılda ekonomik zorluk başta olmak üzere binbir türlü zorluk bekliyor öğrencileri. Kendilerini bulma çabalarını bırakın, hayatta kalmaya çalışıyorlar adeta.
Özellikle bu yıl okulların açılmasıyla birlikte yurtlardan, yemeklerden, hayat pahalılığından şikayet eden binlerce gençle karşılaştık.
Üniversite hayatında yaşanan zorluklar, mezun olunca da gençlerin peşini kolay kolay bırakmıyor.
İyi bir üniversiteden mezun olsanız dahi önünüzde başvurmanız gereken işler, girmeniz gereken mülakatlar, sınavlar birikiyor. Hadi bunları bir şekilde atlattık diyelim, iş hayatı da türlü türlü sorunla karşımızda bitiveriyor.
Bunların en üzücü örneği ise hiç şüphesiz yıllardır dirsek çürüten doktorlarımız, sağlık çalışanlarımız…
Bir sağlık çalışanına şiddet uygulandığını duymadığımız bir günümüz geçmiyor neredeyse. Hal böyle olunca başarılı doktorlarımız, gencecik hekimlerimiz yurt dışı hayalleri kurmak durumunda kalıyor.
Peki Türkiye’nin en iyi mezunları, hangi oranda yurt dışına gidiyor???
Twitter’da ‘gurbetproblems’ adlı bir sayfa, yaptığı çalışmayla üniversitelere göre mezunların yurt dışına gitme oranlarını ortaya koydu.
LinkedIn üzerinden ulaştığı verilerle derlediği bu çalışmada 2015-2021 yılları arasında yurt dışında yaşayan mezunlar dikkate alındı.
Bu çalışmanın yalnızca belirli bir grubu kapsadığını da unutmamak gerek.
Kim bilir detaylı bir araştırmada sonuç nasıl olurdu?
